28 Şubat Dizi (5): Medya nişan aldı Cunta tetiği çekti - Orhan Turan

Gazeteci Orhan Turan'ın kişisel sitesi

Cumartesi, Şubat 28, 2015

28 Şubat Dizi (5): Medya nişan aldı Cunta tetiği çekti

İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal, “O günlerde neyin ne olduğunu kavrayamadık ama bana yapılan suikast girişiminin ardında Ergenekon yapılanması olduğundan artık eminim. 
Akın Birdal
Bana yapılan suikasttan Çevik Bir ve Erol Özkasnak sorumludur.  Bu andıçı gazetelere servis yapan Erol Özkasnak’tır.”

Orhan TURAN - 12 Haziran 1998’de İnsan Hakları Derneği’nin Ankara’daki Genel Merkezinde, silahlı iki kişinin saldırısına uğradı. Vücudunun değişik noktalarına isabet eden 6 kurşunla adeta mucizevi şekilde hayatta kalmayı başardı. 97’de yaşadığı saldırıdan tam 4 yıl sonra ayağa kalkabildi. İlk üç ay için de 6 ameliyat geçirdi. Sadece ayağında 14 çivi, 1 platin, vücudunda ise 4 çivi 2 platin taşıyor. Ve hala gömleğinin sol kolu iliklemekte zorluk çekiyor. 28 Şubat mağdurlarından, dönemin İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal, kendisini öldürmek isteyenlerle 28 Şubat’ta darbe yapmak isteyenlerin aynı kişiler olduğunu söyleyerek, “Beni öldürmeye çalışanların içinde MİT, polis, jandarma personeli vardı. O suikast için cunta andıç hazırladı. O andı. Kasıtlı olarak hedef gösterilmem için Şemdin Sakık’ın ifadelerine katıştırılarak Hürriyet ve Sabah’a servis edildi. O servisten sonra düğmeye bastılar” dedi.

BENİ ERGENEKON VURDU

12 Mayıs 1998’deki suikastı Türk İntikam Tugayı (TİT) adlı örgütün üstlendiğini söyleyen Birdal, olaydan sonra yakalanan sanıklardan Uzman Çavuş Cengiz Ersever, Semih Tufan Gülaltay ve eski MİT’çi Cemal Kulaksızoğlu, TİT’in önder kadrosu olarak öne çıktığını belirterek, 
“Bunlar cuntanın kurduğu maşa bir örgütten başka bir şey değil. 90’larda başlayarak, bugüne kadar gelen süreçte yaşanan suikastlar ve derin olayların hep bunların eseri oldu. Sivas olayları da bu yapının organizasyonuydu. Amaç zemin hazırlamaktı. Şimdi açıkça anlıyorum ki beni Ergenekon vurdu. Yeri geldiğinde solu ‘bölücü’ diye yaftalayanlar, yeri geldiğinde sağı da ‘irticacı’ diye tanımlayıp, kendilerine göre bir ‘iç tehdit’ yarattılar. Amaç bir suç ve suçlu bulup, sonra da o suç ve suçluyu temizlemek adına darbe yapmak…"

AVCI O YAPIYI İFŞA ETTİ

Devrimci Karargâh davası kapsamında Ankara’daki faili meçhul cinayetleri soruşturan savcıya Ocak ayında ifade veren Eskişehir eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın da bu teyit ettiğini söyleyen Birdal, 

Akın Birdal
“Avcı verdiği ifadede beni MİT içindeki özel bir grubun hedef aldığını söyledi. İllegal yapılanma’ olarak tanımladığı grubun içinde Mehmet Eymür, Duran Fırat, MİT mensubu Yavuz Ataç, Kaşif Kozinoğlu Yeşil ve Semih Tufan Günaltay emekli Binbaşı Namık Zihni Özensoy’un gibi isimler bulunuyordu. O isimlerden bazıları bugün Ergenekon’dan içerde bulunuyor” 

HÜRRİYET NİŞAN ALDI CUNTA ATEŞ ETTİ

“Ne yazık ki post modern olarak adlandırılan darbede anayasal kurumlar kuruluşlar etkisizleştirilmiştir ve suç işlenmiştir. Hürriyet Gazetesi’nde o manşet ve Oktay Ekşi’nin “Alçakları tanıyalım” manşeti sonrasında sürekli tehditler almaya başlamıştım. Hakkımda bir suç duyurusu trafiği başladı. O suç duyurularını yapanlar da emirle savcılara gidiyordu. Beni şikayet etmek için başvurmadık kapı bırakmadılar. Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı, Hükümet; her yere… Sonra ne oldu. Biliyorsunuz Refah Partili Fettullah Erbaş ve Mazlumder’le birlikte PKK’nın elinde tuttuğu bazı kişileri kurtarmaya gitmiştik. Hürriyet orada çekilen fotoğrafları kullanıp, andıçta geçen fişleme bilgileriyle beni karaladı. Tam anlamıyla bir hedef göstermeydi”

MEDYA AYAĞI DA DAHİL OLACAK

Burada medya nişan aldı, cunta tetiği çekti. O yüzden 28 Şubatçılar hesap verecektir. Bence daha 28 Şubat süreciyle ilgili soruşturma dosyası daha açılmadı. Gerçekten 28 Şubat’ın soruşturulup araştırılması amacıyla komisyon kurulsun. Asker, medya ve diğer tüm ayağı ortaya çıkarılsın. Okaliptüs ağacı gibi kökleri nereye gidiyorsa anlaşılsın. Medya ayağı ile ilgili Sabah gazetesi için suç duyurusunda bulunmuştuk.  Ancak dava Ankara’da soruşturulduğu için İstanbul’da olan gazete hakkında bu şikayet kabul edilmedi. Süreç işletilirse dosyaya mutlaka dahil edeceklerdir. 

Birdal’dan Çevik Bir’e suç duyuru

 “Yaşadıklarım nedeniyle hafta başında Çevik Bir hakkında 28 Şubat soruşturmasını yürüten Ankara’daki Cumhuriyet savcılığına suç duyurusundan bulunduk. Biliyorsunuz 1997’de Güven Erkaya ve Çevik Bir’in hazırladığı andıçta ‘PKK işbirlikçisi’ olmakla suçlanmıştım. O andıç bilgileri daha sonra Kuzey Irak’ta yakalanan PKK’nın iki numaralı ismi Şemdin Sakık’a aitmiş gibi Hürriyet ve Sabah’a servis edilmiş, gazeteciler ve bazı isimlerle hedef haline getirilmiştim. Şemdin Sakık’ın sözde ifadelerinin kaynağında andıç olduğunu anladık. Andıç’ın da asker tarafından hazırlandığını öğrendik. Bana yapılan suikasttan cunta birinci dereceden sorumludur. Suç duyurumuz kabul edilirse, medya ayağını da soruşturmaya dâhil edeceğiz.

Tetiği çekenler serbest

Suikasttan sonra tetikçi Bahri Eken ile Hasan Hasanoğlu, Mehmet Cemal Kulaksızoğlu ve Semih Tufan Gülaltay’a 19 yıl 2 ay, Cengiz Ersever’e 18 yıl 10 ay 20 gün, Kerem Deretarla’ya 12 yıl 2 ay, Demir Demirok’a 10 yıl 10 ay, Ekrem Santulu’ya 1 yıl 8 ay, Mehmet Furkan Ek ile emekli Binbaşı Namık Zihni Ozansoy’a onar ay hapis cezası verildi. Sadece 4,5 yıl yatan sanıklar aftan yararlandı. Gülaltay, 2008’de Ergenekon soruşturmasının 4. dalga operasyonunda gözaltına alındı ve hâlen bu davada yargılanıyor.

SUİKAST ADIM ADIM BÖYLE GELDİ

25 Nisan 1998 Hürriyet: Kuzey Irak’ta yakalanan Şemdin Sakık’a ait olduğu ifade edilen ifadeler Hürriyet gazetesinde yayınlandı. Haberde, ‘irtica-PKK bağlantısı”, devlet içindeki ‘PKK işbirlikçileri’ sıralandı.

26 Nisan 1998 Hürriyet: Gazete manşetten ‘ifadedeki isimler’ başlığını kullandı. “Örgüte destek veren, zaman zaman işbirliği yapan isimler” teker teker sıralandı. Milletvekillerinin yanı sıra İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal, Eski Mit mensubu Mahir Kaynak, Devrimci Karargah üyesi olmakla suçlanan Mahir Sayın, Gazeteciler Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand ve Yalçın Küçük'ün adlarına yer verildi.

27 Nisan 1998 Hürriyet: “İHD Başkanı Akın Birdal hakkında soruşturma açılacağı duyumu’ haberi yayınlandı. ‘İlk Soruşturma Akın Birdal’a’ başlıklı haberde “Başsavcılık öncelikle, Sakık'ın ‘‘Benden daha fazla PKK'cıdır. Apo'nun Türkiye'deki tabancasıdır’’ diye suçladığı İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal'ı soruşturacak” ifadeleri yer aldı.

12 Mayıs 1998 Hürriyet: İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal, Ankaradaki dernek binasında 2 kişinin saldırısına uğradı. 6 kurşunla vurulan Birdal ağır yaralandı.

13 Mayıs 1998 Hürriyet:  ‘Huzura Kurşun’ başlığıyla verilen haberde, “PKK'nın bitme noktasına gelmesi, ekonominin olumlu sinyaller vermeye başlamasıyla huzura kavuşan Türkiye, dün Ankara'da Akın Birdal'a yapılan silahlı saldırıyla sarsıldı” ifadeleri kullanıldı.

2000: Yeni Şafak Yazarı ve Fazilet Partisi Milletvekili Nazlı Ilıcak askerin hazırladığı andıçı yayınladı. Andıç’ta bir Hürriyet’te yayınlanan listenin aynısı vardı.
TSK yaptığı kısa açıklamada ise bu andıcı dolaylı olarak doğrulamış oldu.


Apoletli Medya Postallı Siyaset: 28 Şubat 5. Bölüm 3 Mart 2012 - Sayfa 15  Yeni Şafak  



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür ve hakaret içeren mesajlar silinecektir.