İmamoğlu Delilleri Nasıl Kararttı - Orhan Turan

Gazeteci Orhan Turan'ın kişisel sitesi

Perşembe, Mayıs 08, 2025

İmamoğlu Delilleri Nasıl Kararttı

İstanbul karla kaplıydı ve o İngiltere büyükelçisiyle bir balıkçıda gizli bir görüşme yaptı. Gözaltına alındıktan sonra villasındaki tüm güvenlik kameralarının karartıldığı da ortaya çıktı ve gözaltı sırasında 25 yıldır kullandığı kişisel telefonunu “kayboldu” diyerek teslim etmedi. Bir otelde yaptığı görüşmeleri ise kameralar kaydetmesin diye korumalarına bantlarla kapattırdı. İşte halen tutuklu bulunan İmamoğlu'nun hakkındaki bütün delilleri karartmasıyla dikkat çeken o adımlardan bazıları. 

560 MİLYARLIK OPERASYONUN 1 NUMARALI ŞÜPHELİSİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması sadece belediyeyi değil, aynı zamanda Türkiye siyasetinin geleceğini de etkiledi. Kuşkusuz polis soruşturmasında 560 milyar liralık yolsuzluk ağı içinde tepe isim olarak e onun adı vardı.

Eski İBB Başkanı Ekrem İmamaoğlu. 

Yürüten adli süreç boyunca birçok delili karartma girişimiyle gündeme geldi. Oysa İmamoğlu'nun siyasi kariyerinin başlangıcı da oldukça tartışmalıydı. Lise diplomasından mezuniyet yılına, yükseköğrenimindeki kesintilere hatta uzun yıllar FETÖ bağlantılı kanalda spor yorumculuğu yapmasına kadar geçmişindeki birçok ayrıntı zamanla gün yüzüne çıkmaya başladı. Sebebi diyebiliriz.

CHP'ye geçişi, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı ve sonrasında İBB başkanlık oturuşu, Kılıçdaroğlu'na karşı parti içinde düzenlediği gizli toplantılar ve parti kurultaylarında para karşılığı satın alındığı iddia edilen delege olaylarındaki kritik rolü.

Ancak tüm bu tartışmaların ötesinde İmamoğlu'nun asıl gündeme oturmasını sağlayan şey hakkında başlatılan yolsuzluk ve irtikap soruşturmasıydı. 19 Mart 2025'te gerçekleşen operasyonla birlikte gözaltına alınan İmamoğlu tutuklanarak Marmara cezaevine gönderildi. 15 Haziran 2019 tekrar yapılacak İstanbul seçimlerinden sadece bir hafta önce Türkiye tarihinde ilk kez iki büyükşehir belediye başkan adayı arasında canlı yayın tartışmasına sahne oldu.

KÜÇÜKKAYA İLE GİZLİCE GÖRÜŞTÜ

Cumhur ittifakı adayı Binali Yıldırım ve CHP adayı Ekrem İmamoğlu İsmail Küçükkaya'nın yönettiği programda bir araya geldi. Ancak daha sonra İmamoğlu'nun tartışma programının moderatörü Küçükkaya program öncesi bir otelde gizlice görüştüğü ortaya çıktı. Oysa aynı İmamoğlu canlı yayın sırasında Yıldırım'ı soruları önceden almakla itham ediyordu.

İNGİLİZ BÜYÜKELÇİ İLE BALIKÇIDA…

24 Ocak 2022 İstanbul yıllardır görünmeyen bir şekilde kar altında kaldı. Ulaşım durdu, okullar kapandı. Yolda kalan araçlar aç susuz yardım beklediler.

Şehir buz kesmişken İmamoğlu İngiltere büyükelçisi ile birlikte Sarıyer'deki ünlü bir balıkçıda gizli bir görüşme halindeydi. O toplantı tam 3 saat sürdü. İlginç olansa şehirdeki kaosta hiç görülmeyen İmamoğlu belediyenin iş makinelerin balıkçıya giden yolu açtırmak için talimat da vermişti. Önden Greyder kadı temizlerken arkadan İmamoğlu balıkçıya doğru yol alıyordu.

O görüşme bir müşterinin masum fotoğrafı ile sosyal medyaya yansıyla oldu. İstanbul kara altındayken neden orada olduğunu, bir İngiliz büyükelçisiyle ne konuştuğunu açıklamak yerine o fotoğrafı sosyal medyaya veren kişiler hakkında savcılığa şikâyette bulunacağını açıkladı.

KAMERALAR KARARTILDI

19 Mart 2025 gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu'nun adresi Rumeli Hisarındaki resmin konutuydu. Polis ekipleri sabah erken saatlerde evine baskın düzenledi. Ancak soruşturma derinleştikçe dikkat çeken bir detay daha ortaya çıktı. Villadaki bütün güvenlik kameralarının aynı anda karartıldığı anlaşıldı. Dahası var. İBB'ye bağlı İsper AŞ'nin deposunda yapılan baskında 4 adet güvenlik kamerası hard diski bulundu.

Ancak hepsine bilinçli şekilde zarar verildiği, bazı devrelerin söküldüğü ve sistem yazılımının da sıfırlandığı tespit edildi. Yani yine bütün kanıtlar ve deliller bir anda karartılmıştı. Kaybolan cep telefonu ve kayıtlara ulaşılamayan deliller gözaltı sırasında İmamoğlu'nun IBB'ye ait resmi cep telefonunda el konulmuştu.

KİŞİSEL TELEFONUNU VERMEDİ

Ancak İmamoğlu'nun 25 yıldır kullandığı kişisel cep telefonu bulunamadı. Evinde, odasında, makamında yapılan bütün aramalar sonuç vermedi. Kullandığı kişisel telefon numarası üzerinden yapılan HTS kayıtları üzerinden kiminle ne zaman konuştuğu tespit edilebildi. Ancak bu telefon içinde yer alan mesajlaşmalar, yazışmalar, fotoğraflar ve muhtemel yolsuzluk delillerine ulaşılamamış olması delil karartma şüphelerini güçlendirdi.

KAMERALARA BANT ÇEKTİRDİ

Aynı süreçte İmamoğlu inşaata 50 milyon lira aktardığı öne sürülen Hüseyin Köksal ve kasası olduğu iddia edilen Fatih Keleşle yaptığı sık temaslar da işte bu HTS kayıtları içerisinde tespit edildi. 8 Ekim 2024 Beşiktaş'taki bir otelde yapılan toplantı. Bu toplantı dikkat çeken bir başka delil karartma operasyonuydu.

Polis tarafından ele geçirilen kamera kayıtları ve otel çalışanlarının ifadelerine göre toplantının yapılacağı salonun önündeki güvenlik kameraları İmamoğlu'nun korumaları tarafından kapatıldı.

8 Ekim günü korumalardan biri kamerayı bir masanın üzerine çıkarak bantla kapattı. Toplantı biter bitmez iki valiz taşıyan bir başka korumaysa otelden ayrılırken kameralara takıldı.

Görüşmelere İmamoğluna yakınlığıyla bilinen Hüseyin Köksal, Fatih Keleş ve başka isimlerin de katıldığı belirlendi. Tüm bu toplantılar savcılık dosyasında yolsuzluk ağı içindeki rüşvet trafiğinin merkezi buluşmaları olarak tanımlandı. O valizlerde ne olduğu merak konusu oldu. İBB jammer olduğunu açıkladı.

Emniyet Genel Müdürlüğü ise yaptığı açıklamada belediyelerin jammer kullanımının yasa dışı olduğunu duyurdu. Valizlerin ağzına kadar para dolu olma ihtimali de yok değil elbette. İmamoğlu 19 Mart'ta tutuklandıktan sonra Marmara cezaevine konmuştu.

Soruşturma sadece İBB ile sınırlı değil elbette. Paravan şirketler, rüşvete aracılık edenler. Para akışı MASAK tarafından da incelenmeye devam ediliyor. İBB arşivleri ve dijital belgeler taranırken birçok verinin şifrelenmiş veya silinmiş olması da işleri biraz daha karmaşık hale getiriyor. Ancak soruşturma tüm hızıyla devam ediyor.

İmamoğlu hakkındaki suçlamalar ve delil karartma iddiaları artık sadece bir siyasi tartışmanın konusu değil. Belgeler, görüntüler ve tanık ifadeleriyle somut bir adli dosyaya dönüşen bu süreç Türkiye tarihinde bir büyükşehir belediye başkanına yöneltilmiş en ciddi yolsuzluk davası olarak kayıtlara girdi. Kayıp telefon, karartılmış kameralar, gizli otel görüşmeleri, hard disklerin imhası, tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde kamuoyunda ister istemez şu soruda gündeme geliyor.

Eğer bu yakın tarihin en büyük yolsuzluk ve rüşvet organizasyonu değilse bu kadar delil neden yok edilmeye çalışıldı? Allah'a emanet olun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür ve hakaret içeren mesajlar silinecektir.